Albert Einstein’ın Beyin Yapısı Diğer İnsanlardan Farklı mı?

Albert Einstein dünyanın en zeki insanlarından biri. Peki bu zeka, beyin yapısında bir farklılık oluşturmuş olabilir mi?

Florida State Üniversitesi’nde bir antropolog Einstein’ın beyni hakkında bir çalışma başlattı. Bu çalışma, Albert Einstein’ın beyninin çoğu insanınkinden farklı olduğu gerçeğini ortaya çıkardı. Bu farklılıklar, Einstein’ın zamanın doğası ve uzay hakkındaki benzersiz keşifleriyle bağdaştırıldı. Araştırma için Einstein’ın beyninin ölümünden hemen sonra çekilen ama daha önce detaylı analiz edilmeyen fotoğrafları kullanıldı. Fotoğraflar; Einstein’ın beyninde bulunan prefrontal korteksin (beyinde bulunan ve soyut düşünme için önemli olan bir bölüm), normal bir insanın prefrontal korteksinden çok daha karmaşık bir düzene sahip olduğunu gösterdi. Başka bir deyişle, Einstein’ın beyni diğer insanların beyninden çok daha farklı görünüyor.

Bu Einstein’ın beyninin ölümünden hemen sonra 1955 yılında çekilmiş bir fotoğrafı. Bu fotoğraf üzerinde yapılan çalışmalar, Einstein’ın prefrontal korteksinin diğerlerinden olan farkını daha açık bir şekilde ortaya çıkarmıştır.

Yapılan çalışmalar sırasında Einstein’ın beyni farklı insanlara ait 85 beyinle karşılaştırıldı ve Einstein’ın prefrontal korteksindeki kıvrımların diğer beyinlerden çok daha farklı olduğu gözlemlendi.

Einstein’ın beyni nasıl bu kadar detaylı incelendi?
Einstein, 1955 yılında hayatını kaybettikten sonra patalojist Thomas Harvey tarafından otopsi yapıldı. Otopsiden sonra Einstein’ın beyni formalin içine koyuldu ve bu şekilde muhafaza edildi. Farklı uzmanlar tarafından gözlemlenebilmesi için beynin onlarca farklı açıdan fotoğrafları da çekildi. İncelemeler sırasında Einstein’ın beyni 240 ayrı parçaya bölünerek her bir parçadan ayrı doku örnekleri alındı. Bu doku örnekleri dünyanın pek çok farklı yerine gönderildi ve uzmanlar tarafından incelendi.

Uzun çalışmalara rağmen Einstein’ın beyniyle ilgili detaylı bilgiler ilk 30 yıl boyunca ortaya çıkartılamamıştı. Daha sonraki yıllarda; beynin iki bölümünde, her bir nöron ve hücre için alışılmadık kadar çok glia (beyinde bulunan bir sinir hücresi) bulunduğu saptandı.

Einstein’ın Berlin’deki ofisinde 1920 yılından bir fotoğrafı.

Einstein, günümüzde en çok tanınan bilim adamlarından biri. Soyut konulardaki çeşitli düşünceleri, özellikle de genel ve özel görelilik teorileri, herkesin uzay ve zaman hakkındaki düşüncelerini derinden etkiledi. Einstein’ı özel yapan noktalardan bir diğeri de zamanın göreceliliği gibi başkalarının araştırmaya ve düşünmeye cesaret edemeyeceği konularda çalışmış olması.

1947 yılında, 68 yaşındaki Albert Einstein.

Einstein’ın evren hakkındaki görüşleri ve soyut düşünme yeteneği, onun modern fiziğin babası ve 20. Yüzyılın en etkileyici fizikçisi olarak kabul edilmesinin nedenidir. Einstein’ın beyni üzerinde yapılan tüm bu çalışmalar bize gösteriyor ki düşünmek, araştırmak ve çalışmak insan beyni üzerinde gerçekten fiziksel değişiklikler yaratabiliyor.

Devamını Oku
7 Ağustos 2019